Uncategorized

Narsistin Oyunu ve Kurbanın Çaresizliği

Narsist bireyler, ilişkilerin ilk aşamasında adeta bir oyuncu titizliğiyle rol yaparlar.

Günümüzde birçok insan, adı konmamış ama ruhunda derin izler bırakan ilişkilerin enkazı altında eziliyor. Özellikle narsistik kişilik bozukluğuna sahip bireylerle kurulan duygusal bağlar, dışarıdan bakıldığında sıradan gibi görünse de, içten içe yavaşça çürüyen, zehirli bir yapıya dönüşüyor. Bu zehir, kurbanın benliğini kemiren sessiz bir tümör gibi davranıyor. Ve maalesef, çoğu zaman fark edildiğinde artık çok geç oluyor.

Narsist bireyler, ilişkilerin ilk aşamasında adeta bir oyuncu titizliğiyle rol yaparlar. Güler yüzlü, anlayışlı, destekleyici… Kısacası, karşınızdaki kişi, hayalini kurduğunuz o “ideal partner” gibidir. Kurban, bu ışıltılı illüzyona kısa sürede kapılır. Ama işte tam burada oyun başlar. Çünkü bu mükemmellik, narsistin asıl amacı olan bağımlılığı oluşturmak için kurduğu sahte bir zemindir.

Bağ kurulduktan sonra her şey bir anda değişir. Narsist, nedensiz şekilde geri çekilir. İlgisizlik, küçümseme, suçlama ve tutarsızlıklar başlar. Kurban neye uğradığını şaşırır. Zira daha dün elini tutan, gözlerinin içine sevgiyle bakan kişi gitmiş, yerine yabancı biri gelmiştir. Üstelik bu yabancı, zaman zaman geri dönerek “eski” halini yeniden gösterir ve kurbanı tekrar ağına çeker. Bu döngü, kurbanın aklında “Belki de sorun bendedir” düşüncesini yaratır ve duygusal bir tutsaklık başlar.

Narsistin oyununda tek kazanan narsistin egosudur. Kurban ise her döngüde biraz daha yıpranır, biraz daha kendinden uzaklaşır. Bu süreç, yalnızca psikolojik değil, zamanla fiziksel yorgunluklara, ruhsal çöküşlere ve bazı vakalarda intihara kadar varabilecek karanlık bir sona sürükleyebilir.

Peki çözüm ne? Elbette öncelik, profesyonel psikolojik destektir. Çünkü narsistik istismarın etkileri, sadece duygusal travmalar değil, aynı zamanda ciddi bir ruhsal bozulmadır. Ancak bazı insanlar için manevi, spiritüel yöntemler de iyileşme sürecinde destekleyici olabilir. İnanç ekseninde sunulan bazı öneriler — adaklar, tevbe, esmalarla yapılan dualar gibi — bazı bireyler için bir umut ışığı olabilir. Bu, kişinin iç dünyasında yeniden güven inşa etmesine yardımcı olabilir.

Ama asıl unutulmaması gereken şu: Narsistlik, sadece bir kişilik özelliği değil, ciddi bir ruh sağlığı sorunudur. Ve bir kurbanın görevi, karşısındaki kişiyi iyileştirmek değil, önce kendini kurtarmaktır.

Eğer bir ilişki sizi kendiniz olmaktan uzaklaştırıyor, içinizi yiyorsa… Belki de aşk değil, bir oyunun içindesinizdir. Ve bu oyunda en büyük cesaret, sahneden inip kendi hayatınızın yönetmen koltuğuna oturmaktır

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu