Haramın Pençesinde: Ruhumuzu Saran Karanlık
Haram, yalnızca maddi bir kayıp değil, aynı zamanda ruhumuza saplanan zehirli bir oktur. Tıpkı bir ahtapotun kolları gibi bizi sarar, özgürlüğümüzü elimizden alır ve zamanla vicdanımızı susturur. Haram lokma, midemize indiği anda sadece bedenimizi değil, ruhumuzu da kirletir. Kalbimiz kararır, manevi duygularımız zayıflar, huzurumuz kaybolur.
Haram kazanç ilk bakışta cazip gelebilir, ama unutulmamalıdır ki, bu kazançla elde edilen her şey sonunda sahibine zarar getirir. Haram para ile alınan bir ev huzur yerine kavga getirir; haram lokma ile beslenen bir beden ibadetten uzaklaşır; haram kazançla büyüyen bir çocuk, anne babasına isyan eder.
Ancak haram, yalnızca bireysel bir mesele değildir; toplumsal bir hastalıktır. Haramın yaygınlaştığı bir toplumda adalet kaybolur, hırsızlık, yolsuzluk ve ahlaksızlık normalleşir. İnsanlar arasındaki güven sarsılır, toplumsal bağlar zayıflar. Tıpkı bir virüs gibi, haram toplumu içten içe çürütür ve sonunda yok eder.
Öyleyse haramdan sakınalım, helal kazancın bereketine inanalım. Helal lokma ile beslenen bir beden ibadete daha yatkın olur; helal kazançla alınan mal, huzur ve mutluluk getirir. En önemlisi de, helal kazançla yaşayan bir insan hem bu dünyada hem de ahirette huzur bulur.
Faizin Kıskaçlarında: Aileleri Yıkan Haram Lokma
Faiz, modern dünyanın en sinsi tuzaklarından biridir. İlk bakışta kolay ve cazip bir kazanç gibi görünebilir, ancak gerçekte aileleri derinden sarsan bir zehirdir. Faizle alınan bir ev, yuva sıcaklığı yerine sürekli bir borç yükü ve stres getirir. Eşler arasındaki huzursuzluk artar, çocuklar gergin bir ortamda büyür.
Faizle elde edilen mal ve mülk, bereket getirmez; aksine, ailemize haram karışır ve bu haram çocuklarımızın rızkına kadar sirayet eder. Haram lokma ile beslenen çocuklar, manevi olarak zayıf düşebilir, bencil ve asi bir karakter geliştirebilir. Faiz, yalnızca maddi bir tuzak değil, aynı zamanda manevi bir çöküştür.
Faizle işlem yapan kişi, Allah’ın rızasından uzaklaşır ve zamanla kalbi katılaşır. Toplumda faiz yaygınlaştıkça yardımlaşma ve dayanışma duyguları azalır, bencillik ve hırs ön plana çıkar. Faiz, adeta bir virüs gibi ailelerimizi ve toplumumuzu içten içe çürütür.
Bu yüzden faizden uzak duralım. Helal kazancın bereketine güvenelim. Unutmayalım ki, faizle kazanılan her kuruş, ailemizin huzurundan ve çocuklarımızın geleceğinden çalar. Oysa helal lokma ile kurulan bir yuva, hem dünyada hem de ahirette saadet getirir.
